30 Ekim 2012 Salı

ay bitmeden..

Ekim ayını bitirmeden bir yazı daha yayınlayayım dedim. Baya bir ara vermişim. İşteyken sürekli bilgisayar başında olunca daha kolay oluyordu bir şeyler yazmak, evde bir türlü fırsat bulup oturamıyorum bilgisayara. Şu an birden gaza geldim :).

Koca bir ay geçirdim evde. Hala sıkılmadım :). Dikiş kursu gayet güzel gidiyor. Dar etek dikiyoruz şuan. Baya baya beceriyorum. Eve de aldım bir dikiş makinesi. Kurstakiler biraz hızlı ama evdeki tam bana göre yavaş dikiyor. Bir de overlok makinesi ile başım belada kapıp gidiyor kumaşı. Zamanla ona da alışırım inşallah. Son olarak kumaş seçme konusu var. Hangi kumaştan ne dikilir bilemiyorum :).

Bir bayramı daha geride bıraktık. Bol bol gezdik. Akraba ziyareti yaptık. Yorulduk. Krmmle etleri kestik. Kuşbaşı, haşlamalık ve kıyma olarak buzdolabı poşetlerine doldurup buzluğa istifledik. Kemiklerden et suyu yaptım. Ben baya baya ev hanımı olmuşum yaa :).

Doğacak yeğenim için battaniye örmeye başladım. Örneğini başka bir postta vereceğim inşallah.

Hayat böyle devam ediyor. Sorun yok çok şükür. Mutluyum, huzurluyum.. 

3 Ekim 2012 Çarşamba

ekim..



Tatile gittik geldik İstanbul ziyaretini yaptık artık evdeyim. Ekim geldi, bir işim de yok artık. Şimdilik evde günlerim güzel geçiyor. Ama bu bir süre sonra sıkar mı beni bilemiyorum. Dikiş kursuna başladım bugün. İlk gün tanışma faslıyla geçti. Yarın tam gaz başlıyoruz. 

Dün temizlik ve yemek yaptım. Tarhana çorbası, taze fasulye, bulgur pilavı ve cacık vardı menüde. Bir iki sene önce asla yapamam dediğim şeyleri çok rahatlıkla yapıyorum artık. En önemlisi zevk alıyorum. Yemek yapmak mutlu ediyor beni. Evi temiz görmek de öyle. İnsan ne kadar çok değişiyor. 

Havalar sonbahar moduna girmeye başladı. Mağazalar kışlıkları yerleştirdi raflara. Ama hala alışveriş yapasım gelmedi. İyice bir soğuk ve yağmur bekliyorum belki de. Tarzımı değiştirmek istiyorum bu kış. Biraz daha hanım hanımcık olayım diyorum. Ben böyle spor giyinmeye devam ettikçe herkes çocuk sanmaya devam edecek sanırım beni :). Tatilde bir bayan 16 yaşında sanmıştı, bugün kursta da liseyi mi bitirdin diye sordu birisi. Gerçi bu kaçıncı tarz değişikliği kararım. Karar veriyorum ama sonra bir bakıyorum yine kot, converse, postacı çanta. Etek giysem bu kış çizmeyle beraber. Ama o çizmelerle de ayaklarım üşüyor, gözüm timberlandlere kayıyor. Botun üzerine etek olmuyor giyiyorum kotu üstüne de şişme mont hooop ben yine liseli modu :). 

Bekleyelim ve görelim zaman ne gösterecek. Ben daha ne değişimler geçireceğim..